Skolyozun cerrahi tedavisi pek çok metodu içermektedir.
Bu metotlardan hangisinin seçileceği iki önemli parametreye bağlıdır: Eğriliğin büyüklüğü ve hastanın yaşı…
10 yaş ve altında görülen skolyozlar tanım olarak ‘Erken Başlangıçlı Skolyozlar’ olarak isimlendirilmektedir.
Bu ayrımın nedeni bu yaşlarda omurga gelişiminin devam ediyor olmasındandır. Bu nedenle yapılacak cerrahi işlemler mümkünse omurgayı dondurmadan büyümeyi yönlendirecek şekilde planlanmalıdır.
Amaç bir yandan skolyozu tedavi ederken bir yandan çocuğun büyümesine izin vermektir. Bu nedenle bu dönemde yapılan ameliyatlar genel olarak ‘Büyüme Dostu Cerrahiler’ olarak isimlendirilir.
Manyetik Rod Uygulaması
Bu ameliyatlar içerisinde en önemli seçenek ‘Manyetik Rod Uygulaması’dır.
Burada eğriliğin altına ve üstüne her iki taraftan pedikül vidaları yerleştirilir ve manyetik rodlar ile tutturulur. Bu rodlara manyetik denmesinin sebebi içlerinde bulunan mıknatıs vasıtası ile uzaktan uzatılabilmesindendir.
Şöyle ki; 3 ayda bir, çocuk büyüdükçe bir taraftaki rod diğerine oranla daha değişik oranlarda uzatılır. Böylece bir yandan büyüme periyodu devam ederken bir yandan da eğrilik düzeltilir.
Büyüme tamamlandığında ise final kemik dondurma ameliyatı yapılarak tedavi sonlandırılır.
İpli Skolyoz
Bir diğer seçenek ise 8 yaş ve üzeri çocuklarda ‘İpli Skolyoz’ ya da diğer adıyla ‘Omurga Gerdirme Yöntemi’dir.
Burada amaç, eğriliğin dış tarafına yerleştirilen vidalar ile büyümeyi durdurmak, omurganın sadece eğriliğin iç tarafından büyümesini sağlamaktır.
Böylece çocuk büyüdükçe skolyoz kendiliğinden düzelecektir.
Bu yöntemin avantajı, herhangi bir kemik dondurma işleminin yapılmamasıdır.
Bu durum, zaten hareketsiz olan sırt omurlarında çok fark yaratmasa da daha hareketli olan bel omurlarında hareketin korunmasına izin vererek önemli bir avantaj sağlamaktadır.